Artık, Budapeşte Radyosu’nda Lili Marlin şarkısı söylenmiyor. Tuna Nehri’nin iki yakası olan Buda ve Peşte’yi birleştiren tarihi Zincirli Köprü, Ada içindeki Grand Hotel, Macaristan Yazarlar Konukevi, Gül Baba Tekkesi, Budapeşte Radyosu Türkçe Yayınlar Servisi ve dostlarının evinde şiirleşen ünlü Türk Şairi Nazım Hikmet, 1952-1956 yıllarında; Türk-Macar dostluğu, esin kaynağı oldu ve Tuna boylarından hasretini çektiği Türkiye’ye seslendi… O güne tanıklık eden Nazım dostlarıyla birlikteydim.
Nazım dostları Budapeşte’yi mesken tutmuş. Gün Benderli Togay, Edith Tasnadi, Eva Csaki Sipos ve Dr. Janos Sipos’a; Türk-Macar dostluğuna katkılarından dolayı teşekkür borçluyuz.
tunalı gül baba
kavrulan kül, gül ve dikendi
ve kendi alevinde yanan şiir
ayan oros yalnızlığında erkil
iç-yatağıma giren karız suyu
kendi cazibesine inatçı-isterik
ekili şiir tohumları, filiz-esrik
gün abla-bizim radyo, seyirlik
sese ve söze soyunmak zamanı
buda-peşte’yi kavuşturan köprü
ve gül baba tekkesi-nazım’ı tanır
loş ve boş zamanlarda sevdalanır
tuna akmam demez, hışımla öper
oyalı, dantelli karadeniz perdesini
sudan, ışıktan korkan yarasalar-ini
ben bu kente sığmam, o şiir evreni
sınır tanımaz mavi bulutlar, al atlar
meşkli-dikenli geceye akan can suyu
yüreği kanatlı üçüncü göz, deli huyu
yanık yelfe ve acemi telaşı-şadırvan
sebil çeşme, abdestli aksakal, yaren
bir tas içimlik ömür, taşkın-deli ırmak
örselenmiş yaşam, iç bakışı yoklayan
azgın, çift eşeyli, ılık bedenini koklayan
ayazmada kutsan, sunakta yunup arınan
adak zamanı tadımlık-el ayası-meme kası
konuklara sunulan, sünnetli kızların hayası
sökün etti dönence şafağı-su perisi ve lilith
erkil-işkilli tanrılar gazabı, fırtına üfledi teşup
göğe çakılan şimşek, arafat, arasatta-göktaşı
tutuşur dirim anı-başkaldırır hira-tokuşur göztaşı
höt başı takınak ve tapınaklar, iki darp, bir niyet
yansıyan ve yankılanan habeşi bilal avazı, hicret
kumdan kale-suya yazılan şiir, kan çanağı gözler
gözünde, kem göz izi vardı, sağra-sahra ona dardı
aşk kertesinde sevi yumağı, imbikte lirik ve imgeli
çokça-içime sızan ezgi-nafile-esrik, yitik ve nağmeli
sakınımsız iç görü-semada semah ve kam ateşi-abdal
zapt edilemeyen süvari, özgür yılkı tay-gök tanrı umay
döngele zaman aralığı, yalın ayak tükettiğim yol gazelli
gün tutulur nevruz-asal olmayan salınım, gel git aşk hali
mor dokunuş, ebrulu suda serin, sırdaş-soy ağacı özden
onca şiir telaşında-göğe uzanan servi, seni bana muştalar
oysa şair ve şaire, gül ve diken içinde, gül babaya koştular
dursun özden
www.dursunozden.com.tr