mişli geçmiş zaman
tüm vicdansız-sevgisiz, kibirli kötülüklerden uzakta
asırlık o koca çınar gövdesine yaslanın, mor şafakta
gözünüzü yumun, hissedin, sevdiğinizle yün yatakta
düşe düşen aynalı kitabın-sevi sırı ‘gülün adı’ ufukta
paylaşmak, sevgiye-doğanın nimetlerine bak
yaşamı yaşarken; şu tek nefeslik ömür dilimi
tanık olduğumuz tüm yitik zamanlar; kara-ak
o mişli geçmişte, gün gelecek, bizi unutacak
anımsandıkça; tek yol, bir hoş eser bırakmak
şiirin resmini yap, kar ile korun öyküsünü yaz
türkü çığır; estetik-sırdaş ruhla, saz çalınacak
düşe düşmek, ölümsüz olmak-o budur ancak
ah ki ah!. şimdiki zamanda, bu dünya bize nar
ey sevgili yar! yardan düşmeden, gelsin bahar
her şeye karşın; yaşamı yaşamanın-nedeni var
ey can! tüm zamanlar bizim için-evren bize dar
ve eser bırakan, o yoksul ama gönlü varsıl
köy ebesi-şifacı baksı anam seslendi:
“ey oğul! anasının övdüğünü
koyup kaçasım geldi
elin pek övdüğünü
alıp kaçasım geldi”
dursun özden
www.dursunozden.com.tr