kanayan ok-yay
ok-tay, yabanıl yılkı tay yelesinde, özgür
ok yaydan fırladı, türkülerde yürek yandı
ve o dağlarda, tek tek, ateşler yanıyordu
o bir çılgın candı, o bir firari, o deli kandı
ve o yitik zamanda, nerede anarsan orada
çift başlı kartaldı, öz külünden doğan anka
sofrası sebildi, ekmeğini kızıl güneşe bandı
fırtınalı bir seher yeli, dosta açılan gönül evi
tozu dumana katan yamandı-bir deli borandı
o ağız dolusu gülen, içine ağlayan şamandı
o bir yeni zamanlar dervişiydi-o kar ile kordu
tan çiçeği şafağı o andı-kendi alevinde yandı
yandı-yandı kül oldu ve silkindi özüne döndü
döne döne-yana yana-yan yana halaya durdu
esti güz yelleri, sarı kadife iğde, ilk aşkı niğde
halay başı, sebildi aşı, oyun değil-harmandalı
zeybek-sefer zamanı yankıdı davul zurna-ney
o kökü gökte dolunay-sol yanı kanayan oktay
o vurgun-oku hedefe kilitli, gergin bir çelik yay
cenk başladı-canlar hekimbaşı’na selam durdu
baş tacı, bir demet kanayan gül acı, bu da ney?
ah çağlar abi! selçuk farabi, çisel yağmuru sabi
o kaynağına akan incesu nefes-es deli rüzgar es
buzlar çözülmeden-o güneşi ilk öpen ulu erciyes
yoksul ya da varsıl, bu ömür tek nefes, leylim ley!
dünya otağı, yaşam bir deney, he heyde, hey hey!..
Av. Oktay KÖK anısına…
dursun özden
www.dursunozden.com.tr